H100 aşısı son zamanların en trend medikal estetik prosedürleri arasında yer alır. H100 aşısı aynı zamanda günümüzde kullanılan en etkili ve en yeni cilt gençleştirme kokteyllerinden biri olma özelliğine sahiptir. Sahip olduğu zengin içerik h100 aşısının diğer gençleştirme tedavileri arasında ön plana çıkmasını sağlayan nedenler arasında sayılabilir.
Doğru ürünler seçerek düzenli bir cilt bakımı uygulamak sağlıklı
ve iyi görünen bir cilde giden adımların olmazsa olmazıdır. Bununla birlikte
günlük hayatın yoğunluğu içerisinde pek çok kişi rutin cilt bakımı
uygulamalarını yerine getirmek için zaman bulamadığı gibi bu gerekliliği göz
ardı da etmesi de söz konusu olabilir. Bu durumun sonucu meydana gelmesi olası
cilt hasarının minimize edilmesinde h100 aşısı çok önemli bir role sahiptir.
H100 aşısının içeriğinde yoğun miktarda hyaluronik asit olması h100 aşısının bu
kadar faydalı olmasındaki temel nedenlerden biri olarak kabul edilir.
Diğer yandan h100 aşısı cilde yalnızca hyaluronik asit değil aynı
zamanda en önemli antiokidanlardan biri olan mannitol de kazandırır. Sahip
olduğu hyaluronik asit ve mannitol içeriği h100 aşısının diğer anti-aging
tedavilerine göre çok daha avantajlı ve etkili olmasını sağlar. Zengin bir
içeriği sahip olduğu için cilt dokularının ömrünün uzatılmasında ve ödem sökücü
etki sağlanmasında da önemli bir rol oynar.
H100 Aşısı Pratik Bir Uygulamadır
H100 aşısı tedavisi yapılacak kişinin cilt yapısı
değerlendirildikten sonra enjeksiyon bölgesi temizlenir. Lokal anestezik etkili
krem sürüldükten sonra etki etmesi beklenir. Cilt dezenfekte edildikten sonra
uygulama bölgesine birer cm’lik aralıklarla ve çok ince uçlu iğneler
kullanılarak h100 aşısı enjekte edilir.
Dekolte, gıdı, el üzeri, boyun ve yüz bölgesine h100 aşısı
yapılabilir. Yaşlanma belirtileri herkeste cilt gereksinimlerine, ciltte
yaşanan elastikiyet kaybının derecesine ve kişinin beklentilerine göre
değişebilir. Bu yüzden h100 aşısının kaç seans halinde uygulanacağının da kişi
özelinde, gerekli değerlendirmeler yapıldıktan sonra belirlenmesi gerekir.
H100 aşısının genellikle genç ciltlerde 2 ila 3 haftalık
aralıklarla 2 seans, orta yaşlı hastaların ciltlerinde 2 ila 3 haftalık
aralıklarla 2 ya da 3 seans ve yıpranmış ciltlerde 1 ila 2 haftalık aralıklarla
3 ya da 5 seans uygulama yapılması tercih edilir.
Hastanın cildi değerlendirilip ihtiyaçları belirlendikten sonra
h100 aşısı uygulanmaya başlamasıyla birlikte ciltte belirgin değişiklikler
oluşmaya başlar. Hasta özelinde uygun görülen seanslar gerçekleştirildikçe
ciltte olumlu değişiklikler meydana gelir. H100 aşısının içeriğinde bulunan ve
en güçlü antioksidanlardan biri olan mannitol aynı zamanda h100 aşısının
enjekte edildiği dokulardaki etkisini ve kalıcılığını artırma özelliğine
sahiptir. Mannitolün aynı zamanda ödem söktürücü etkisi de vardır. Hyaluronik asit ciltte suyu tutan dokuların
onarımı görevini üstlenir. Mannitol ise hyaluronik asitin cilt dokularında daha
uzun süre kalmasını sağlayarak cildin elastikiyetinin artması noktasında önemli
bir görev üstlenir.
H100 aşısı ve botoks başta olmak üzere
medikal estetik prosedürlerin en büyük avantajlarından biri geniş yaş
aralığındaki kadın ve erkeklere uygulanabilmesidir. Ancak tüm medikal estetik
prosedürlerde olduğu gibi h100 aşısı da bu alanda yeterli deneyime ve uzmanlığa
sahip doktorlar tarafından uygulanması gereken bir prosedürdür. Bu sayede
uygulamadan etkili ve doğal sonuçlar alınması mümkündür. Uzman Dr. Şafak Göktaş her hasta özelinde
gereksinim duyulan medikal estetik prosedürleri titizlikle belirler, steril
ortamlarda gerçekleştirdiği başarılı uygulamalar sonucunda hastalarına
görünümlerini tazeleme avantajı sağlar.
H100 Aşısının Faydalarını Biliyor musunuz?
H100 aşısı cilde enjekte edildikten sonra cilt için en önemli
maddelerden biri olan hyaluronik asit aktivasyonunu devam ettirir. Bu sayede
dokulardaki hyaluronik asitin ömrünü uzatır. Yaş alma başta olmak üzere birçok
farklı etkene bağlı olarak ciltte meydana gelen kırışıklıkların ve mimik
çizgilerinin açılmasında önemli rol oynayan h100 aşısı ciltteki hücre
yenilenmesi sürecini hızlandırır. Ayrıca derinin daha sıkı ve diri bir görünüm
almasına katkı sağlar.
Deri altındaki kas dokusunu destekleyen h100 aşısı deri sarkmalarını
azalttığı gibi cildin su tutma kapasitesini ve nem oranını artırır. Dokuların
tamir edilmesi neticesinde cilt elastikiyeti artar. H100 aşısı cilt dokusunu
sıkılaştırıcı etkisiyle aşırı mimik kullanımından kaynaklanan cilt
kırışıklıklarının açılması noktasında önemli bir görev üstlenir.
H100 aşısının bileşenleri arasında ciltte alerjik reaksiyona neden
olabilecek protein ya da nükleik asit bulunmaz. Bu nedenle sağlıklı, güvenilir
ve yan etkisi olmayan bir yöntem olma özelliğine sahiptir.
